Geçmişten Bugüne: Protein Tozunun Tarihçesi

Fitness ile pek de ilgili olmayan kişilerin protein tozu söz konusu olduğunda söyleyeceği ilk şey, vücut için gerekli olan proteini sağlıklı bir şekilde besinlerden almak gerektiğidir. Fakat bu yoğun olarak spor yapan insanlar için her zaman söylendiği kadar kolay olmayabilir. Eğer gerçekten güçlenmek ve kas geliştirmek istiyorsanız beslenme sürecini hızlandırmanız gerekir. Sağlıklı bir beslenme düzeni size sınırlı miktarda besin maddeleri sunar, ancak bunun çok daha fazlasını pratik bir şekilde sağlamak mümkündür. Tam da bu noktada protein tozları devreye girer. İşte bu yüzden protein tozları 1950’lerden bu yana hayatımızda, gelin birlikte protein tozunun gelişimine göz atalım!

Protein Tozunun Tarihi

Yetişkinlerin günlük yaklaşık olarak en az 50 gram protein alması gerekir. Bununla birlikte vücut geliştiriciler ve sporcular, kas yapmak, güçlenmek ve dayanıklılıklarını artırmak için daha fazla proteine ihtiyaç duyarlar. Bu yüzden protein tozları 1950’lerden beri takviye olarak kullanılmakta ve popülaritesi gün geçtikçe artmaktadır.

1950’lerde Protein Tozu

hoffman-hi-proteen

1950’lerde vücut geliştirme bir alt kültür halini aldığında, vücut geliştiriciler kas gelişimi elde etmek için protein alımlarını arttırmaları gerektiğini keşfettiler (1). Bob Hoffman tarafından ortaya atılan Hi-Proteen, soya unu ile yapılan serbest piyasadaki ilk protein tozlarından biriydi ve oldukça kötü bir tada sahipti. O zamanlar proteinler ve amino asitler hakkında çok az araştırma yapılmıştı ve protein shakeler ucuz, doğal kas geliştirme kaynağı olarak satıldı. Perakendeciler, olumsuz müşteri geri bildirimleri olmadan kolayca kar elde ettiler, çünkü vücut geliştirme alt kültürü henüz gelişmemiş ve herhangi bir ticari ilgi oluşmamıştı.

1960’larda Protein Tozu

Araştırmaların nicelik ve niteliği arttıkça, ilk beslenme teorisyenlerinden Rheo H. Blair sahneye çıktı. Blair Protein Tozu, önceki protein tozlarından daha kaliteliydi ve yumurta ile kazein proteini içeriyordu (kazein, amino asitler ve kalsiyum bakımından oldukça zengindir). Blair’in tozu, önemli derecede kas kazanımı sağlayan vücut geliştiricilerin iyi geri bildirimleri sayesinde popülerlik kazanmıştı. Bu noktada protein tozlarının daha sonra çoğunlukla yumurta, süt ve soyadan yapıldığını unutmamak gerekir.

1970’lerde Protein Tozu

Vücut geliştirme sporu endüstrisi, bu yıllarda genişlemeye başladı. Zamanın popüler tozları Zero Carb Protein, Unipro, SuperCal ve Heavyweight Gainer 900’dü. Sonuncusu özellikle popülerdi, fakat ürün satışları vücut geliştirme pazarına yönlendirilirken, toz bileşiminde büyük yenilikler yapılmadı.

1980’lerde ve 1990’larda Protein Tozu

70ler-vucut-gelistirme

80’li yılların sonlarında ve 90’ların başında A. Scott Connelly (Met RX’in kurucusu) ve Dan Duchaine (whey protein tozunun savunucusu) ile işler değişmeye başladı. Met RX, ürünlerini belirli toz türlerine ve anne sütünün amino asit profiline dayandırdı ve ürünlerinin doğa tarafından insana verilenlere en yakın olduğunu savundu. Agresif bir pazarlama kampanyasıyla günden güne hızla en çok tüketilen geniş bir ürün yelpazesine sahip olarak sektördeki en büyük şirket haline geldi.

Dan Duchaine, 1993 yılında whey proteinine dikkat çekti. Peynir altı suyu yani whey (peynir yapım sürecinin bir ürünüdür) oldukça ekonomik, kolayca sindirebilir özellikteydi. Bu ilk whey protein BCAA’lar (dallı zincirli amino asitler) bakımından zengindi. Peynir altı suyu kullanımı M.Ö. 6000 yılına kadar uzanmaktadır, ancak 90’lı yılların başlarına kadar uzmanlar peynir altı suyunun sağlığa yararları üzerine bilimsel araştırmalar gerçekleştirmemişlerdi. Özellikle 90’lardan itibaren vücut geliştirme sporuyla uğraşanlar çoğunlukla whey protein tozu kullanımını tercih etmiş ve o günden bu güne popülerliğinde bir azalma olmamıştır.

Günümüzde Protein Tozu

Besin takviyeleri alanı son yirmi yılda gerçekten büyük bir ilerleme kaydetmiştir (2). Et bazlı proteinler, kreatin monohidratlar ve RTD (içime hazır) içecekler, vücut geliştirme pazarında oldukça popülerdir, ancak whey protein pazarında önemli bir fark olmamıştır. Zaman içerisinde, bilim ve pazarlama genellikle yollarını ayırmıştır. Bu nedenle araştırmalar, vücut geliştiriciler ve diğer protein tozu tüketicilerine yol göstermeye devam etmişlerdir. Günümüzde tüketiciler de bilinçli bir şekilde ürün satın alırken artık reklamlardan daha az etkilenip, ürünün içeriğine göre satın alım yapmaya yönelmişlerdir.

Takviyelerin kitlesel olarak yaygınlaşmasının nedeni, arkasındaki bilimin daha geniş bir insan grubu için daha erişilebilir hale gelmesi ve bu genç pazarda şeffaflık ve güvenlik sağlanmasıdır. Tıbbi ürünler ve takviyelerle ilgili olarak dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan birisi de sizin için uygun olup olmadığını öğrenmek üzere bi doktora ya da spor uzmanına danışmanız gerektiğidir. Eğer gerçekten ihtiyacınız olduğuna kanaat getirilirse protein tozu gibi takviyeler kullanmak oldukça pratik ve faydalı olabilir.

BİZİ INSTAGRAM'DATAKİP EDİN!

SON YAZILAR

BENZERLER HABERLER